top of page

Basın Dünyası

Basın dünyası, gazetecilik, Ulysses’in dokusuna işlemiş başlıca temalardan biri. (Benzer şekilde, hukuk dünyası, moda, yemek, dönemdeki adıyla “ispiritizma” gibi temaları görmek de mümkün). Stephen’ın o günkü görevlerinden biri çalıştığı okulun başöğretmeninin yazdığı mektubu gazetelerde yayımlatmak; Bloom’un işi ise bir gazete reklamının tasarımını ve anlaşmasını yapmak. Bu nedenle ilk karşılaşmaları gazete ofisinde oluyor.

 

Bloom’u gazeteler tüm gün izliyor: kahvaltılık böbreği satın alırken kasaptan rastgele aldığı bir gazete sayfasındaki, o zaman Osmanlı toprağı olan İsrail’deki portakal plantasyonlarına yatırım yapma ilanının yarattığı şark hayalleri tüm gün zihninde dolaşıyor; tuvalette ödüllü bir öyküyü okuyup okuduğu gazete kâğıdıyla siliniyor; kendisi de gazetelerde ödüllü öykü yayınlatıp para kazanma hayalleri kuruyor; gideceği cenazenin saatini gazeteden öğreniyor; sokağa çıktığında, elinde rulo yapılmış bir gazete var (ve bu gazetedeki at yarışı haberindeki bir kelime benzerliği başına iş açıyor); Kirke bölümündeki halüsinasyonlarda, mahkemede mesleği sorulduğunda, kendini “muharrir-gazeteci” diye tanıtıyor (ve intihalle suçlanıyor); ve nihayet, gece olup Stephen ve Bloom arabacılar barakasında yorgun argın kahve içerken aynı gazeteyi birlikte okuyarak da buluşuyorlar. İkisi de gazetede o günkü işlerini arıyor—Stephen başöğretmenin mektubunun çıkıp çıkmadığına, Bloom cenaze haberinde yanlış yazılan kendi adına bakıyor.

 

Tüm bunların yanısıra, Joyce üç bölümde basın dünyasına ve dönemin gazetecilik diline özellikle ayna tutuyor: Aiolos (s. 117-147) bölümü olduğu gibi gazete binasında, gazetecilerle birlikte geçiyor; Tepegöz (s. 284-333) bölümünde ise asıl anlatının arasına giren, anlatılanları abartarak cevap veren bölümlerin hemen hepsi dönemin basın dilinin parodileriyle yazılmış. Nausikaa’da (s. 334-368) ise Gerty MacDowell’in zihninin dönemin kadın dergilerinin diliyle konuştuğunu görüyoruz.

 

Aiolos’un bilgili, ağzı laf yapan, şakacı, hepsi alkolik ve hepsi erkeklerden oluşan basın adamları, “Değerli Basın Mensupları” (s. 117), Joyce’un da hayatı boyunca ilişkide olduğu için yakından tanıdığı, Flann O’Brien’ın da ömür boyu içlerinde olduğu gerçek insanlar. (Flann O’Brien’ın şakaları arasında Ulysses’de birkaç cümlesi verilen başöğretmen mektubunun tamamını yazıp kendi köşesinde yayımlamak var). Bu gazetecilerin bir-iki kuşak sonraki hallerini 1954’teki “ilk Bloomsday” kutlamasının film kaydında görebiliyoruz:

 

Bu kültürün eserlerini, hikâyelerini sevsek de, alkolizmle içiçe bu erkek dünyasında yaşayanların bir de aileleri olduğunu ve tüm bunların onların gözünden çok başka göründüğünü günümüzün en önemli İrlandalı yazarlarından biri olan Anne Enright’ın “An Update on the Irish Drinking Man” başlıklı konuşmasında dinlemiştim—bunu da unutmamak gerek. Kitabın sonunda, Molly de, Bloom’un gününü bu insanlarla geçirmiş olduğunu düşünürken içinden tam olarak bunu geçirir: “oysa onlara sorsan dostluk diyorlar buna önce gebertiyorlar birbirlerini sonra da gömüyorlar hepsinin de evlerinde karıları aileleri var … pek şirinler maşallah hepsi ama kocamı bir daha avuçlarına düşüremeyecekler elimden geleni ardıma koymayacağım” (s. 724).

 

Aiolos’un sadece içeriğiyle değil, biçimiyle de gazete gibi olduğunu, bölüme müdahale eden başka bir anlatıcının konu üzerine ironik yorumlar yapan gazete başlıklarıyla metni bölmüş olduğuna da dikkat edin—bu başlıklar, okurun karşısına çıkan büyük biçimsel yeniliklerden ilki. Joyce, ilk baskıda bu başlıkların ayrı bir yazıtipinde olmasını kendisi seçmiş; Matisse’in illüstrasyonlarını yaptığı 1935 tarihli özel baskıda ise başlıkların yazıtipleri de sohbete katılmış:

 

 

 

 

Ulysses-gazete ilişkisine 2020’de güzel bir adım daha eklendi. Avusturyalı karikatürist Nicholas Mahler’in Ulysses uyarlaması, olayı, kişileri 16 Haziran 1904’ün Viyana’sına aktarmış, çizgiromanı o günün Viyana gazetelerinden bulduklarının etrafında kurmuş—Viyana gazetelerinin dili de Dublin gazetelerinin diliyle ortaklıklar kurmuş, kitapta anılan türden ilanların benzerleri o gazetelerde de var:

 

Armağan Ekici

 

Basin - Yazıtipleri.PNG
Basın Mahler.jpg

A

Ali Baba Bahşiş Rahat Lokum Efendi

Aristoteles

Astronomi

Basın Dünyası

Cantrell ve Cochrane’ın Zencefil Gazozu (Aromatik)

Cebelitarık

Ç

Çingene Argosu

D

Dante

Derbeder Dilber Dublin

E

Robert Emmet

Erik Ağacı

F

William Faulkner

Faust

Forty Foot: “Deniz! Deniz!”

G

Gerçek İnsanlar

Giyim-Kuşam

Ğ

Ksinbad'ın Ğeyahatleri

H

Homeros

Hukuk Dünyası

I

Irmak

İ

İlya Geliyor

İrlanda İngilizcesi

İroni

J

John Jameson & Son

K

Kafiye

L

L (Bloom/Boom, World/Word)

Lavta

Lazımlık

M

Metempsikoz

Murphy/Morpheus

N

Napoleon'un Hayatı (kitap)

Nietzsche

O

Omphalos

Oturaklı, Toraman

Ö

Öbür Dünya

P

Georges Perec

Q

Raymond Queneau

Ah evet, ama ben Q’yu tercih ediyorum

R

Reklamcılık

S

Fritz Senn

Shakespeare

Siyah Kare

Ş

Şıngır

T

Titbits

Tutunamayanlar

U

Unutmak

Ustalık

Uzay

Ü

Üçlüler

Ürkünç

V

Victoria

W

Oscar Wilde

X

Bir iks

Y

Yogibogihane

Yunanlılar

Z

Zati

Zinanın Zevkleri

bottom of page